Ayça Tümer Arıkan

Stacey Barr’ın ölçüm literatürüne kattığı en önemli değerlerden birisinin sadelik olduğunu düşünüyorum. Pek çok kaynakta, standartta ve modelde karşımıza çıkan karmaşık dili ve anlayıp uygulaması zor olan süreçleri son derece kolay anlaşılabilir bir yalınlığa ve pratik adımlara dönüştürmüş. Bütün kariyeri boyunca ölçüm ve analiz süreçleri ile uğraşmış birisi olarak PuMP metodolojisine beni en çok çeken şeylerden bir tanesi de bu oldu.

Stacey’nin kattığı sadelik ve kolay anlaşılabilirlik, ölçüm terminolojisi için de geçerli. Literatüre baktığımızda, ölçüm terminolojisindeki karmaşıklık ve standart eksikliğini rahatlıkla görebiliyoruz. Aynı kavramlar farklı kaynaklarda farklı anlamlar içerebiliyor. Örneğin KPI (key performance indicator), kimi kaynaklarda stratejik seviyedeki ölçümleri ifade etmek için kullanılırken, kimi kaynaklarda en kritik süreçlerin performansını ölçen öncü indikatör anlamında kullanılabiliyor*. Aynı şekilde metrik, performans indikatörü, hedef, amaç, stratejik hedef, strateji, iş sonucu gibi kavramlar da farklı şekillerde tanımlanıp herkes için farklı anlamlar taşıyabiliyor.

Aynı organizasyon içerisinde bile herkesin aynı şekilde anlamadığı kavramlar üzerine nasıl bir sistem veya süreç inşa etmek mümkün olabilir ki?

Ben de Stacey Barr’ın bakış açısındaki sadeliği Türkçe’ye uyarlayarak sizlerle paylaşmak istedim. Terminolojideki karmaşayı çözmek gibi bir iddia yok ortada ama en azından aynı organizasyon içerisinde herkesin aynı şeyi anlayabileceği ortak bir dil oluşturmaya yardımcı olmak mümkün. Aşağıda paylaştığım tablo, kavramları netleştirmeye yardımcı olmak için Stacey Barr tarafından tasarlanmış bir örneğin biraz uyarlanarak Türkçe’ye çevrilmiş hali:

Bu örnek, pek çok organizasyonda benzerlerini görebileceğimiz basit bir stratejik plan özeti. Kavram A, B, C, D, E, F, G, ve H’yi ifade etmek için kullanılan terminoloji ise organizasyondan organizasyona değişkenlik gösteriyor olabilir. Aşağıdaki tabloda sizlerle Stacey Barr’ın kullandığı terminolojiyi ve tanımları paylaşıyorum. Sizler de bu tablodan kendi kullandığınız terminoloji ile karşılaştırma yapıp ortak bir dil üzerinde uzlaşmak için faydalanabilirsiniz:

Gördüğünüz gibi bu tabloda “KPI” yer almıyor bile. Onun yerine “performans ölçümü” ifadesini görüyorsunuz. Farklı anlamlar taşıyabilecek kelimeler ile kafa karışıklığı yaratmaya gerçekten hiç gerek yok. Ben de genelde “ölçüm” veya “performans ölçümü” ifadesini kullanmayı tercih ediyorum örneğin. Aynı anlamda kullanıldığını çok sık duyduğum bir diğer alternatif ise “metrik”.

“Sayısal hedef” de benim kullanmayı tercih ettiğim bir terminoloji. Orijinali “target”. Türkçe’de “target” kelimesini birebir aynı anlamı taşıyan tek bir kelime ile ifade etmek zor. Bu yüzden sayısal bir değer içerdiğini gösterebilmek için böyle kullanıyorum. Alternatif olarak “sayısal performans değeri” veya “hedeflenen performans değeri” de kullanılabilir.

Sonuç olarak, hangi terminolojinin tercih edildiğinin çok da önemli olmadığını düşünüyorum. Önemli olan öncelikle hangi kavramlar için hangi terminolojinin kullanılacağını netleştirmek ve daha sonra da üzerinde uzlaşılanları istikrarlı bir şekilde aynı anlamı koruyarak kullanabilmek.

* Farklı kaynaklarda yer alan farklı “KPI” tanımlarına örnekler:

1. KPI: Diğer performans ölçümlerine kıyasla performansı dramatik ölçüde iyileştirmek için ne yapılması gerektiğini söyleyen performans ölçümleridir.

David Parmenter, “Key Performance Indicators: Developing, Implementing and Using Winning KPIs” kitabının yazarı. 

2. KPI: Stratejik yönelimi doğrudan takip eden performans ölçümleridir. Şirketlerin, birimlerin, projelerin veya çalışanların stratejik amaçları ve hedefleri doğrultusunda ne kadar iyi performans gösterdiklerini ölçer.

Bernard Marr, “Key Performance Indicators” kitabının yazarı.

3. KPI: Performansı takip etmek için kullanılan her türlü ölçüm.

KPI Library (www.kpilibrary.com)

4. KPI: Bir organizasyonun veya faaliyetin (örneğin proje, program, ürün veya başka girişim) bağlı olduğu bir alandaki başarısını ölçen bir çeşit performans ölçümüdür.

Wikipedia